itiraf ediyorum!evet ben bir kediseverim:)genelde herşeyin küçüğü insana şirin gelir ya ben de yavru kedileri daha çok severim..küçükken bizim orada oturan bir kızın kedinin kuyruğundan tutarak sallandırdığına şahit olmuştum..çok içim acımıştı..çok kızmıştım içten içe o kıza..küçük olduğum için kedi haini ilan etmiştim kendimce kızı.yıllarca da sevememiştim :D
biraz daha büyüdüğümde ilk defa öyle bir şeyle karşılaştığım için yanlış yorumlar getirmiştim o son derece mucize olan bir olaya..bir kaç yavru kedinin doğumu..annesinin yavrusunun dışındaki o incecik zarı parçalayarak yavrularına hayat vermesi..çok ama çok değişik bir şeydi benim için..o gözleri açılmamış,gittiği yeri göremeyen mini minnacık yavru kedicikler nasıl da korkuyla titriyorlardı..bize "yavru kedileri ellerinize almayın sizin kokunuz üstlerine siner annesi yavrusunu kabul etmez" demişlerdi.o küçücük yavru kedileri mıncıklamak isteyip de dokunamamak çok zor bir şeydi benim için..ama başarıyordum da:)daha sonra orduevimizin ünlü bir kedisi vardı.."mıstık":).öyle ismine bakıp küçümsemeyin sakın:)çok çapkın bir kızdı bizim mıstık'ımız:Dher yıl yavru kediler dünyaya getiriyordu.kim bilir babaları kim:Daynı zamanda çok da asil bir kedidir.önüne konulduğu her mamayı yemez:Dyıllardır orduevindeydi..sürekli aynı döngü sürüp gitti..ne zaman kayboldu hatırlayamıyorum..bir kaç arkadaşımla yavru kedi buldukça besliyorduk..dispanserden şırınga alıp sütü öyle içirmeye bile çalışmıştık..çok severdim patileriyle yukarı taraflara çıkmak için verdikleri çabayı:)bir de kucağımda kendilerine sıcak bir yer bulup orada uyuyakalmalarını..bunlara dayanamayan ben, eve kedi almayı çok istesem de annemin titiz olmasından ve kedilerden biraz çekinmesinden dolayı tam olarak bu hayalimi gerçekteştiremedim.ama bir kaç defa kapıyı açtığımızı görüp bundan yararlanan kedicikler oldu:)biz farkına bile varmadan hızlıca odama giden kedi..bir tanesi çok korkmuştu..kara kuru bişeydi bir de:)odamdaki koltuğun altına daha doğrusu tam duvarın köşesine geçmiş öylece bakınıyordu..çıkarmak ne mümkün..kıyamıyorum da zaten..öylece bıraktık onu..kendisinin çıkmasını bekledik..saatler sonra canı sıkılıp bir ev turu yaptı bizim bilmiş:)büyük uğraşlar sonucu üzücü de olsa evden çıkarmayı başardık..bir de kapının orda duran saksıdaki çiçeği rahat bıraksaydı..:D:Dortalığı batırmıştı..kapının önü toz toprak..sonra koyulduk işe..:Dbaşka bir kedi bizi mimozadan eve kadar takip etti..ve bunun gibi daha bir çok hikaye:)
kedilerin, insanların mutsuz olduğunu hissedip yanlarına geldiklerini öğrenmiştim..insanları avutur gibi..bunu duyduğumda bir kere daha sevmiştim işte kedileri:))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder